

Yazan: Göksu Başaran
Miss International Queen 2025, Tayland’ın Pattaya kentinde düzenlenen büyük finalle bu yıl da dünyanın dört bir yanından gelen trans kadınları bir araya getirdi. 20 Eylül’de Tiffany’s Show sahnesinde gerçekleşen final, yalnızca güzelliğin öne çıkarıldığı bir etkinlik değil; aynı zamanda farklı kültürlerin buluştuğu, çeşitliliğin kutlandığı ve toplumsal görünürlüğün yükseltildiği bir arena oldu. Yarışmada Amerika Birleşik Devletleri’nden Midori Monét birinci seçildi. Zarafeti, sahne hakimiyeti ve sergilediği duruşuyla jüriyi etkileyen Monét, tacı Peru’dan Catalina Marsano’nun elinden aldı.
Türkiye’yi bu yıl temsil eden Elif Nilay, Pattaya sahnesine taşıdığı enerjisiyle dikkat çekti. Onun katılımı, Türkiye’deki trans kadınların uluslararası arenada görünürlüğü açısından ilk bakışta küçük ama aslında oldukça sembolik bir adımdı. Nilay, yarışmaya yalnızca bir güzellik temsilcisi olarak değil; kendi hikâyesini, yaşadığı zorlukları ve hayallerini ortaya koymak için de katıldı. Kendi ifadesiyle, bu sahneye çıkmak onun için bir kişisel zafer olduğu kadar, Türkiye’de görünmez kılınan birçok trans kadının sesi olma çabasıydı.
Elif Nilay’ın performansındaki en dikkat çekici yönlerden biri, kendisini farklı şekillerde ifade etme becerisiydi. Jüri sorularını yanıtlarken serinkanlı tavrı, özgüveni ve anlık tepkilerinde kullandığı zarif ifadeler, onun yarışmaya yalnızca dış görünüşüyle değil, aynı zamanda düşünce tarzıyla da hazırlandığını gösterdi. Sahnede yürürken izleyicilerin dikkatini çeken en önemli unsur, onun kendinden emin ama bir o kadar da samimi tavrıydı. Kostüm bölümünde sergilediği ulusal kıyafeti, Türkiye’nin kültürel çeşitliliğini yansıtırken; dans adımları ve duruşuyla geleneksel ile moderni buluşturmayı başardı.
Yarışmada Top 6’ya kalamasa da, Nilay’ın sahneye çıktığı anlarda yarattığı etki birçok sosyal medya paylaşımına konu oldu. Özellikle finalden sonra çeşitli hesaplarda paylaşılan görüntülerde, onun seyirciyle kurduğu bağ ve salona yayılan enerjisi sıkça övüldü. Türkiye’den bir trans kadının bu platformda var olması, yarışmanın sonucundan bağımsız olarak, uluslararası topluluklarda yankı buldu. Bazı yorumlarda Nilay’ın, “bu sahnede kazananlardan biri olmasa da Türkiye’nin onurunu taşıdığı” vurgulandı.
Miss International Queen’in yıllardır asıl amacı, trans kadınların yalnızca estetik olarak değil, bir birey olarak toplumda hak ettikleri yeri bulabilmelerine katkı sunmak. Elif Nilay’ın katılımı da tam olarak bu amaca hizmet eden bir tablo yarattı. Onun Pattaya sahnesindeki yürüyüşü, sergilediği özgün karakteri ve taşıdığı kültürel miras, Türkiye’den gelen bir temsilcinin de küresel ölçekte fark yaratabileceğini gösterdi. Birçok izleyici, Elif Nilay’ın sahnede yalnızca bir yarışmacı değil, aynı zamanda hikâyesiyle iz bırakmış bir kadın olarak hatırlanacağını düşünüyor.
Bu yılın kazananı ABD’den Midori Monét olsa da, Elif Nilay’ın Pattaya’daki yolculuğu Türkiye için uzun süre hatırlanacak. Onun varlığı, ülkede trans kadınların yaşadığı görünmezliğe karşı güçlü bir cevap oldu. Yalnızca sahnede değil, yarışma sürecinde verdiği röportajlarda, hazırlık aşamasındaki paylaşımında ve temsil ettiği değerlerde de Türkiye adına önemli bir iz bıraktı. Nilay’ın katılımı, Türkiye’de trans kadınların da uluslararası platformlarda kendilerini gösterebileceklerini kanıtladı ve bu, belki de tacın ötesinde kalıcı bir kazanım oldu.