Göksu Başaran
28 Ağustos 2025
Türkiye’de her geçen gün hukuk, adalet ve özgürlük adına yeni bir skandala tanık oluyoruz. İktidarın kontrolündeki kurumlar ve güvenlik güçleri, halka hizmet etmek yerine halka karşı bir güç gösterisi sergiliyor. Bunun en son örneği ise Cumhurbaşkanı’nın korumaları ve polisleri üzerinden yaşandı.
Cumhurbaşkanlığı korumaları ve polislerin vatandaşa karşı sergilediği tavır, hukuk devleti ilkesine tamamen aykırı bir tabloyu gözler önüne serdi. Halka “koruma” değil, “eşkıya” muamelesi yapıldı. Kolluk kuvvetlerinin, vatandaşın en temel hakkı olan yaşam güvenliğini sağlamak yerine onları korkutmaya ve sindirmeye çalışması, devlet otoritesini bir “tehdit” mekanizmasına dönüştürüyor.
Devletin Kalkanı Vatandaşın Karşısında
Kamuoyuna yansıyan görüntülerde, Cumhurbaşkanı korumaları ve polislerin sıradan vatandaşlara karşı ölçüsüz güç kullandığı, hakaret ve tehditler savurduğu görüldü. Polislerin bir vatandaşa “Pezevenk, seni öldürürüm” gibi ifadeler kullanması, yalnızca kaba kuvvet değil, aynı zamanda hukukun ve devlet ciddiyetinin çöküşünü gözler önüne serdi.
Bir hukuk devletinde güvenlik güçleri, vatandaşın güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. Ancak Türkiye’de tablo tersine dönmüş durumda: Vatandaş devletten koruma beklerken, devletin güvenlik güçlerinden korkar hale gelmiş.
Hukuk Nerede?
Bu olay yalnızca bireysel bir skandal değil; Türkiye’de uzun süredir süregelen bir zihniyetin yansımasıdır. Siyasi iktidar, kendini korumak için güvenlik güçlerini bir “kalkan” haline getirmiştir. Oysa demokrasilerde kalkan, halkın haklarını korumak için vardır.
Cumhurbaşkanlığı korumalarının ve polislerin halka yönelik bu tavrı, yalnızca kaba kuvvet değil, aynı zamanda demokrasiye, özgürlüklere ve hukuk devletine indirilen bir darbedir.
Sonuç: Devlet mi, Eşkıya mı?
Halka bu şekilde muamele eden bir güvenlik anlayışı meşruiyetini kaybetmiştir. Cumhurbaşkanı korumaları ve polisler halka böyle davranamaz. Bu ülkenin vatandaşları, devletin memurlarından “eşkıya” gibi değil, hukuk devleti ilkelerine bağlı kamu görevlileri gibi davranmalarını bekler.
Türkiye’nin yeni rezaletler listesine bir yenisi daha eklendi. Ve sorumuz hâlâ ortada: Bu görüntülerdeki kişiler gerçekten polis mi, yoksa eşkıya mı?